TR

Antik Dönemde Ionıa Bölgesindeki Kehanet Merkezleri

ÖZET

İnsan, prehistorik dönemlerden itibaren varlığının dünya üzerindeki anlamını kavramaya çalışmış; kendinden üstün bir varlığın bulunması ihtimalini düşünmeye başlamış, geleceği hakkında öngörülere ihtiyaç duymuştur. İnsanı harekete geçiren merak duygusu ilerleyen yaşamı ve çevresinde olanlar üzerine bilgi alma isteğine evrilmiş; bu da kehanet kavramının doğuşuna ve kutsal alanların yaygınlaşmasına zemin hazırlamıştır. Ionia bölgesinde bulunan Didyma ve Claros kutsal alanları, antik dönemde kehanet fikrinin gelişimini incelemek ve bu kavram çeperinde yapılan ritüelleri açıklamak konusunda önemli merkezlerdir. Bu çalışmada kehanet kavramının doğuşu, tarihsel arka planı, kullanım alanları ve araçları irdelenirken; Ionia bölgesinde konumlanmış Didyma ve Claros kehanet merkezleri örnekleri üzerinden konunun kavramsal olarak açıklamasının yapılması amaçlanmıştır. Çalışmada konu hakkında makale, tez, kitap ve antik kaynakların incelendiği bir literatür taraması araştırma yöntemi kullanılmıştır. Bu çalışma sayesinde kehanet kavramının çeşitli formları üzerinde durulurken kavramın Ionia bölgesiyle ilişkilenme biçimlerinin çıktı olarak ortaya konulması hedeflenmiştir.

Anahtar kelimeler: Ionia, Kehanet, Kutsal Alan, Didyma, Claros

GİRİŞ

Antik Çağ’ın gerisinden günümüze değin değişen formlarıyla kehanet, insan hayatını etkileyen önemli kavramlardan biri olmuştur. İlk dönemlerde insanın kendini üstün bir varlık olarak görürken karşılaştığı yağmur, yangın, sel, yıldırım, mevsim değişimleri gibi doğa olayları benliğinde bir soru işaretinin belirmesine sebep olmuştur. İnsanın doğayla baş edemeyeceğini idrak etmesiyle birlikte bu doğa olaylarını kendinden üstün, ilahi olarak tanımlanabilecek bir varlık veya varlıklar bütününe bağlaması sonrasında bu varlıklarla çeşitli yollarla iletişime geçerek geleceği hakkında bilgi alabileceği inancını doğurmuştur. Bu iletişimi kurabilmek için farklı yollar oluşturan insanlar, alacakları bilginin öylesine bir mekanda kendilerine sunulamayacağını düşünerek kehanet adını verdiğimiz kavramı almak için farklı kutsal alanlar oluşturmuş, sonrasında bu kehaneti alabilecek kutsal nitelikte kahin adını verdiğimiz kişilerle bağlantı kurmuştur. Küçük Asya’da, Ege Denizi’nin kıyısında, Aeolis, Lydia ve Karia bölgeleriyle komşu olan Ionia bölgesi ise antik dönemde büyük anlam taşıyan iki bilicilik merkezine ev sahipliği yapmıştır. Mitolojik ögelerin zemininde şekillenen Didyma Apollon Tapınağı ve Claros Apollon Tapınağı antik dünyanın ev sahipliği yaptığı, komşu bölgelerden sene boyunca ziyaretçi ağırlayan iki kutsal alan olma niteliğini taşımaktadır.

 KEHANET GELENEĞİ VE GELİŞİMİ

  • Kehanet Tanımı

Kehanet kelimesinin tanımı Latince ve Grekçe’ye göre farklılıklar göstermektedir. Grek diline göre kelime geleceğe dair farklı araçlarla çıkarımlarda bulunmayı ifade ederken; Latin diline göre tanrısal bir varlıktan bilgi almayı tanımlamaktadır.[1] Kavramın, bilmek ve öngörmek eylemleriyle bütünleşikliği de göz ardı edilemez bir çıkarımdır. Olacak şeyleri önceden bilebilmek özellikle Grek dünyasında bu kavramla önem kazanmıştır.[2] Kehanetin fal inancından farklı olarak sosyal bir alt yapıya sahip olarak toplumu da etkilediği ve toplum için yapılacakları yönlendirdiği vurgulanmaktadır.[3]

  • Kehanetin Gelişimi

Kehanet kavramının doğuşunun tarih öncesi dönemlere dayandığı bilinmektedir. Malta’da konumlanan Hal Saflieni Hypogeum isimli yer altında bulunan tapınağın ilk kehanet alanı olduğu düşünülmektedir, içinde öngörü almak için bir oda da bulunan bu alan beş bin yıl öncesine tarihlendirilmektedir.[4] İlerleyen dönemlerde bu iş için bazı kişilerin kutsandığına inanılması ve ilahi varlıklarla iletişim kurduklarının düşünülmesi fikri kehanet için belirli alanlar yapılmasına katkı sağlamış, kutsal olduğuna inanılan bölgelerde tapınma alanları oluşturulmuş, bu alanlar ziyaretçi çekmesinin yanı sıra kutsal alanlarda gelişen mimari ve turizm faaliyetlerine de dolaylı yoldan fayda sağlamıştır.

  • Kehanetin Kullanıldığı Alanlar

Kehanet hayatın her alanında kullanılan bir geleceği öğrenme yöntemidir. Diplomatik ve imparatorlukları, devletleri etkileyecek meselelerin yanı sıra vatandaşlık değişimleri, gündelik hayatla ilgili küçük detaylar, doğacak çocuğu nasıl bir birey olabileceği potansiyeli gibi pek çok soruya cevap aranmaktadır. Antik dönemde kehanetin çeperi toplumun her kesimini kapsamaktadır; kentliler sorularını sormak için yakınlarındaki merkezlere başvurmuşlardır.[5]

  • Kehanet Araçları

Duru görü yöntemi kahinin transa geçerek gelecek hakkında bilgiler almasıdır.[6] Hayvanlarla ilişkilendirilen kehanet yöntemlerinde kuşlar, horozlar, kediler, köpekler kullanılmıştır.[7] Hayvanların kurban edilerek kanlarının akıtılması ritüelleri, kurban edilen hayvanlarının iç organları incelenerek çeşitli varsayımlarda bulunulması, kuş uçuşlarının takip edilerek çeşitli kehanetlere varılmaya çalışılması, kahinin kutsal suyla yıkanarak gelecekten haber almaya hazır hale geldiği inancı bir diğer kehanet araçlarına örnektir.

  • Kehanet için Alanlar

Kehanetin kökenine bakıldığında tarihi çok eski zamanlara dayanmaktadır; bu sebeple tapınak mimarisi oluşmadan önce de küçük sunaklarda veya kehanet veren kişilerin danışmanlığında bu öngörülere ulaşılmıştır. İlerleyen dönemlerde kavram gelişmiş ve tapınaklar bu öngörülerin yapıldığı, içinde kahinlerin de bulunduğu yapılara evrilmiştir. Bir alanın kutsal olması için ise tapınak inşa edilmesi yeterli olmamış, mutlaka oraya kutsallık atfedilecek bir işaret, bir su kaynağı gibi aracılar aranmıştır.[8]

  • Kahinler

Kahin kelimesi Arap dilinde evren ve gelecekte yaşanacaklar hakkında bilgi veren kimse olarak tanımlanmaktadır.[9] Kültepe’de yapılan kazılarda çeşitli büyülerin yazılmış olduğu tabletlere ulaşılmış, bu tabletlerde kadın kahinlere farklı bir hitap biçimiyle sailtum denildiği ortaya çıkarılmıştır.[10] Yunan kültüründe kahinlere Yunan ışık tanrısı Apollon’un öncülük ettiği düşünülmüş ve ondan geldiğine inanılan sözler kutsal alana başvuranlara aktarılmıştır.[11]

  • Kehanetlerde Adı Geçen Varlıklar ve Mitolojik Ögeler

İfritler, Mezopotamya mitolojisinde adı geçen, büyülerde de bulunan varlıklardır. Bu varlıklar kötü kaderle ve kötülükle ilişkilendirilmektedir; Kültepe’de bulunan metinlerde isimleri sıkça görülmektedir.[12] Demon ya da daimon adıyla anılan, şeytan veya cin olarak da tanımlanan doğa üstü varlıklar çeşitli büyü ve kehanetlerde anılmakta, büyü metinlerinde de yer almaktadır. Eski Yunan mitolojisinden ise tanrıçalardan Gaia, Themis ve Phobe; tanrılardan Zeus, Apollon ve Hermes önemli kült merkezlerinden adı geçen ilahi varlıklardır.

IONIA BÖLGESİ

Milattan önce 1000’lerde bölgeye yapılan göçler sonrasında yerleşimin şekillendiği bölge, Aiol, Ion ve Dor göçlerini karşılamıştır. Ionia bölgesinde 12 kent devletinden oluşan bir Panianion birliği bulunmaktadır. Bu kentler; Phokaia, Miletos, Erytrai, Lebedos, Khios, Priene, Myus, Ephesos, Kolophon, Teos, Klazomenai, Samos ve sonradan dahil olan Smyrna’dır. Bölgeyi bir çekim merkezi haline getirmede ön ayak olan Didyma ve Claros bu birliğe dahil değildir. Pers saldırılarıyla zor duruma düşen coğrafya, İskender’in seferleriyle farklı bir boyut kazanmıştır.

 IONIA BÖLGESİNDE KEHANET MERKEZLERİ

    • Didyma Kutsal Alanı

Antik dönemde bir liman kenti olan Miletos’a bağlı Didyma Miletos’a 20 kilometre uzaklıktadır ve aralarında bir kutsal yol bulunmaktadır. Dönemin muhafazakar ve çağdaş olarak tanımlanan yaklaşımlarını beraberinde barındıran Apollon tapınağı Didyma’da bulunmaktadır.[13] Tapınağın içerisindeki kahin ona danışanlara kehanet verirken Ion ayaklanmasını Perslerin bastırması sonucundan tapınak yağmalanmış ve uzun bir süre hizmet verememiştir. Anlatılanlar ışığında, Büyük İskender’in bölgeye gelişiyle tapınak tekrar ayağa kaldırılarak hizmete açık hale getirilmiştir.[14] Didyma Apollon Kutsal alanı bir bilicilik merkezi olarak antik dönemde çok büyük öneme sahip olmuştur. Miletos’tan başlayan kutsal yol boyunca yürüyen insanlar bu tapınağa gelip Brankhid kahinlerine kehanet danışmak için yolculuklar düzenlemişlerdir.

  • Didyma Kutsal Alanının Barındırdığı Mitolojik Ögeler

Eski Yunan mitolojisinde Zeus’un oğullarından olarak tanınan tanrı Apollon, Didyma kutsal alanına da ismini vermiştir. Mitosa göre Apollon, bu bölgede çobanlık yapan Brankhos ile karşılaşınca çok etkilenmiş ve ona nasıl kehanet verileceğini öğretmiştir; bunun üzerine kahinlik sıfatını edinen Brankhos Aydın’ın Didim ilçesinde Didyma Apollon tapınağının yapımına ön ayak olmuştur.[15]  Zaman içerisinde Brankhos soyundan gelenler Brankhid rahipleri olarak anılmış, Didyma bir kehanet merkezi olmuştur.

  • Claros Kutsal Alanı

İzmir’in Menderes ilçesinde konumlanan Claros Kutsal alanı antik dönemde en büyük öneme sahip üç kehanet merkezinden biri olma özelliğini taşımaktadır; kutsal alan Delphoi ve Didyma ile birlikte geleceğe dair öngörülerin yapıldığı kritik alanlardandır.  Alanın içindeki Apolon kült merkezinde bir telli çalgı olan barbitostan türeyen Barbitoslu figürinlere sıkça rastlanmaktadır. Claros’ta Zeus’un birleştiği Leto ve bu birleşmeden doğan Artemis ve Apollon’un kültünün olmasıyla beraber şarap ve eğlence tanrısı Dionysos’un da kültü bulunmaktadır.[16]

  • Kutsal Alanının Barındırdığı Mitolojik Ögeler

Kutsal alanın çevresi sularla çevrilidir ve bu sular kutsal olarak değerlendirilmektedir. Kente zorla sürgün edilen Manto’nun kentte kahine oluşu ve bu kutsal suyun Manto’nun gözyaşlarından oluştuğu yaygın olarak anlatılan bir efsanedir, bu suyu içen kehanet vericilerin ilahi varlıklarla konuştuğuna inanılmaktadır.[17]

SONUÇ

İnsanın merak hissinin peşinden giderken çeşitli aracılarla geleceğini öğrenmeye çalışmasının kökeni çok eski tarihlere dayanmaktadır. Bu öğrenme yollarında farklı kadim kültürlerde benzer özellikler görülmektedir. Örneğin; pek çok medeniyette hayvanlar birer kehanet aracı olarak algılanmış; hareket biçimleri, çıkardıkları sesler, öldükten sonra organlarının biçimleri birer işaret olarak yorumlanmıştır. Spor müsabakalarının sonuçlarını çıkılacak seferlerden sonra olacakları, doğacak çocukların kaderlerini, birinin vatandaşlık almaya layık olup olmadığını, ekilen mahsullerinden verim alınıp alınamayacağını öğrenmek gibi pek çok farklı alana hizmet edebilen kehanet yöntemi yüzyıllarca insanların hayatına yön vermesinde ve önemli kararlar almasında büyük rol oynamıştır. Yunan dünyası göçleriyle yerleşimin yaygınlaştığı Ege bölgesindeki Ionia coğrafyası antik dönemde halkın her kesiminin başvurduğu kehanet merkezleri olan Didyma ve Claros’a ev sahipliği yapmıştır. Buralarda inşa edilen tapınaklar senenin her döneminde ziyaretçileri ağırlamış ve insanın merak dürtüsünün peşinden gitmesinde bir aracı olmuştur. Günümüzde yerleşim bulunmasa da antik çağlardan beri anlatılan mitosları ve görkemli yapılarıyla bu alanlar kehanet fikrinin sembolik olarak devam etmesine ve anlaşılmasına; bu eylemler yapılırken mitoloji ile bağ kurulmasına katkıda bulunmaktadır.

[1] Karatosun, Musa Osman. «Kehanet Türleri ve Kadim Kültürlerdeki Uygulamaları.» Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2016: s.278

[2] Kürklü, Ali Emre. «Grek kültüründe kâhinlik: Antik Ege’de kehanet merkezleri .» Yüksek Lisans Tezi. Trakya Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Görsel Kültür Ana Bilim Dalı, 2020.s.1

[3] Kürklü, Ali Emre. s.23

[4] Kürklü, Ali Emre.s.23-24.

[5] Estin, Colette, ve Helene Laporte. Yunan ve Roma Mitolojisi. Ankara: Tübitak Yayınları, 2002.s.68

[6] Karatosun, Musa Osman. «Kehanet Türleri ve Kadim Kültürlerdeki Uygulamaları.» Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2016: s.284

[7] Karatosun, Musa Osman.s.286

[8] Wycherley, R.E. Antik Çağda Kentler Nasıl Kuruldu? İstanbul: Arkeloji ve Sanat Yayınları, 2011.s.115.

[9] Karatosun, Musa Osman. «Kehanet Türleri ve Kadim Kültürlerdeki Uygulamaları.» Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2016: s.277.

[10] Erol, Hakan. «Anadolu’nun İlk Yazılı Belgelerinde Büyü ve Kehanet.» Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih – Coğrafya Fakültesi Dergisi, 2014:s.45.

[11] Kürklü, Ali Emre. «Grek kültüründe kâhinlik: Antik Ege’de kehanet merkezleri .» Yüksek Lisans Tezi. Trakya Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Görsel Kültür Ana Bilim Dalı, 2020.s.74.

[12] Erol, Hakan. «Anadolu’nun İlk Yazılı Belgelerinde Büyü ve Kehanet.» Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi Dergisi, 2014: s.38

[13] Gates, Charles. Antik Kentler . İstanbul: Koç Üniversitesi Yayınları, 2017.s.383.

[14] Gates, Charles.s.384.

[15] Kürklü, Ali Emre. «Grek kültüründe kâhinlik: Antik Ege’de kehanet merkezleri .» Yüksek Lisans Tezi. Trakya Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Görsel Kültür Ana Bilim Dalı, 2020.s.115.

[16] Gürbüzer, Elçin Doğan, ve Cennet Pişkin Ayvazoğlu. «Klaros’tan Pişmiş Toprak Barbitoslu Figürinlerin İkonografisi.» Adalya, 2017: s.74.

[17] Kürklü, Ali Emre. «Grek kültüründe kâhinlik: Antik Ege’de kehanet merkezleri .» Yüksek Lisans Tezi. Trakya Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Görsel Kültür Ana Bilim Dalı, 2020.s.134.

KAYNAKÇA

Erol, Hakan. «Anadolu’nun İlk Yazılı Belgelerinde Büyü ve Kehanet.» Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih – Coğrafya Fakültesi Dergisi, 2014: 37-48.

Estin, Colette, ve Helene Laporte. Yunan ve Roma Mitolojisi. Ankara: Tübitak Yayınları, 2002.

Gates, Charles. Antik Kentler . İstanbul: Koç Üniversitesi Yayınları, 2017.

Gürbüzer, Elçin Doğan, ve Cennet Pişkin Ayvazoğlu. «Klaros’tan Pişmiş Toprak Barbitoslu Figürinlerin İkonografisi.» Adalya, 2017: 65-82.

Karatosun, Musa Osman. «Kehanet Türleri ve Kadim Kültürlerdeki Uygulamaları.» Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2016: 277-308.

Kürklü, Ali Emre. «Grek kültüründe kâhinlik: Antik Ege’de kehanet merkezleri .» Yüksek Lisans Tezi. Trakya Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Görsel Kültür Ana Bilim Dalı, 2020.

Şahin, Nuran. Apollon Klarios Bilicilik Merkezi. 248-272, İzmir: Ege Üniversitesi Arkeoloji Kazıları, 2012.

Wycherley, R.E. Antik Çağda Kentler Nasıl Kuruldu? İstanbul: Arkeloji ve Sanat Yayınları, 2011.

https://worldarkeoloji.blogspot.com/2016/01/didim-apollon-tapnag-didyma.html

] }

AKADEMİK KAYNAK
 

 TR