TR

Türkiye’de İngilizce Öğrenmek: Nereden ve Nasıl Başlamalısınız?

Türkiye’de İngilizce Öğrenmek: Nereden ve Nasıl Başlamalısınız?

                                                                                                                                        Merve BAŞKUTLU

                                                                                                                                             

Öz

İngilizce öğrenmek tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yıllardır büyük önem atfedilen bir uğraştır. İngilizce eğitiminin başlama yaşının yıllar içinde giderek düşürülmesi bunun en net göstergelerinden biridir. Mevcut çalışma bugün neredeyse tüm dünyada ortak iletişim dili olarak kullanılan İngilizce’nin önemini, Türkiye’de yabancı dil olarak öğretimi ve öğrenimi noktasında nasıl ve nereden başlanması ve bu konuda neler yapılması gerektiğini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu doğrultuda, çalışmanın giriş kısmında dünyada ve Türkiye’de İngilizce’nin önemi, İngilizce öğrenimine nereden başlanmalı ve İngilizce nasıl öğrenilmeli konuları ele alınmıştır. Sonrasında ise İngilizce öğrenimine yapıcı katkı sağlayacak bazı öneriler sunulmuştur.

Anahtar kelimeler: İngilizce, dil eğitimi, yabancı dil.

Giriş

Yabancı dil bilmek, dünyayı yorumlama biçiminizi derinden etkiler. Dünyada olup bitenleri takip etmek, içinde bulunduğunuz toplumu da sorgulamanızı sağlar. Dil bilmek sizi daha sorgulayıcı ve eleştirel biri yapar. İngilizce bilmek, gittiğiniz ülkelerdeki insanlarla iletişim kurmanızı, kültürleri yakından tanımanızı, bilgiye kolay ve hızlı ulaşmanızı sağlar. İngilizce öğrenmek dünyanın bilgi ve kültür hazinesinin heyecan verici kapılarını açar. Giderek küreselleşen dünyada her yandan akan ve dünyayı değiştiren bilgileri güncel takip etmek ve öğrenmek istiyorsak, bilginin en çok üretildiği İngilizceyi öğrenmek şart. Dünyanın her yanında konuşulan İngilizce birçok meslekte olmazsa olmaz. Ayrıca dil öğrenmek beyni de geliştirmenin en iyi yoludur. Sinir hücreleri dil öğrenirken dallanıp budaklanarak belleğimizin gelişmesine katkı sağlar. Artık günümüzde dil öğrenmek bir seçenek değil, bir zorunluluktur.

Yabancı dil öğrenmek ülkemizde pek çok kişinin çokça zaman ve para harcadığı bir süreç olarak çıkıyor karşımıza. Özellikle İngilizcenin dünya çapında ortak iletişim dili (lingua franca) hâline gelmesiyle yediden yetmişe herkes İngilizce öğrenmek adına bir çaba gösteriyor. İngilizceye hâkim olmak aslında diğer pek çok toplumda olduğu gibi bizim toplumumuzda da bir güç ve statü göstergesi olarak değerlendirilebiliyor (Doğançay-Aktuna, 1998). İnsanlar kendileri öğrenemiyorsa bile yabancı dil konuşabilen insanlara gıpta ile bakıyor ve çocuklarını bu bağlamda teşvik ediyor. İnsanlar yabancı dil öğrenmek için büyük çaba ve zaman sarf ediyor. Bir de bu süreç başarısızlıkla sonuçlanırsa dil öğrenmeye karşı çok ciddi önyargılar oluşabilmektedir. Örneğin, İngilizcenin çok zor olduğunu iddia edenler, Türkiye’de yabancı dil öğretilemediğini söyleyenler, öğretmenlerin hep gramer ağırlıklı dersler yapıp onlara yeterince beceri kazandıramadıklarından yakınanlar veya artık dil öğrenmek için yaşlarının geçtiğini söyleyen insan sayısı oldukça fazladır. Türkiye’de İngilizce öğrenmeyi güç kılan diğer bir boyut ise bu konuda aceleci davranılmasıdır. Dil öğrenmek emek ve sabır gerektiren bir süreçtir. İngilizceyi Türkiye’de öğrenmek Kanada’da öğrenmekten farklı olacaktır. Çocuk anadilini edinirken bile yaklaşık 2-2.5 yıllık bir alımlama (reception) dönemi geçirir ve sonrasında dili üretmeye başlar. Anadilini tam olarak konuşabilmesi içinse en az 5-6 yaşına gelmesi gerekir. Dolayısıyla 3 ay İngilizce dersi aldıktan sonra ‘Hadi bakalım İngilizce konuş da dinleyelim’ talebine maruz kalmak öğrenenin cesaretini kırmamalıdır. Doğru bir dil öğrenme süreci sabırla yürütüldüğünde muhakkak meyvelerini verir. 21. yüzyıl teknoloji ve bilgi çağı olma özelliğiyle bütün ezberleri bozmuş ve tüm alanlarda olduğu gibi eğitimde de çığır açıcı yeniliklere vesile olmuştur. Dil eğitimi bağlamında ise Teknoloji Destekli Yabancı Dil Öğrenimi (Technology-Enhanced Language Learning- TELL), Bilgisayar Destekli Yabancı Dil Öğrenimi (Computer-Assisted Language Learning- CALL) ve Mobil Cihaz Destekli Yabancı Dil Öğrenimi (Mobile-Assisted Language Learning- MALL) gibi akımlar dil öğrenme sürecine, özellikle de öğrenen özerkliğini artırarak, büyük katkı sağlamıştır. Yararlanabileceğimiz binlerce faydalı yazılım, e-kitap, internet sayfası ve akıllı telefon uygulamaları da İngilizce öğrenmek isteyenlerin hizmetindedir. Teknoloji çağının içine doğan ve dijital yerli veya z kuşağı olarak tanımladığımız yeni nesil için bu tür teknolojik destekler yerinde ve etkin kullanılırsa öğrenmeyi artırıcı etki yapabilir. Geçen zaman ve edinilen birikimler İngilizce eğitimi bağlamında hem elektronik hem de basılı olarak sayısız kaynağın üretilmesini sağlamıştır. Sözlüklerin, kitapların, dergilerin, İngilizce görsel ve işitsel yayınların çeşitliliği bugün Türkiye’de İngilizce öğrenenler için bulunmaz fırsatlar sunmaktadır. Ulaşılamayan kaynak yok denecek kadar azdır. En güncel kaynaklardan 50-60 yıl öncesinin kaynaklarına varana kadar her şey bugün erişilebilir durumdadır. Sahaflar bile artık internet üstünden satış yapmakta ve İngilizce öğrenenler için büyük bir derya sunmaktadır. Türkiye’de bulamadığınız bir kaynağı bile en geç bir ay içinde uluslararası kitap satış sitelerinden getirtebiliyorsunuz. Ayrıca, kütüphanelerin erişime sunduğu basılı ve elektronik kitap sayıları eskiye nazaran çok daha iyi durumdadır. Görsel ve işitsel kaynaklara bakıldığında ise bugün Türkiye’de İngilizce yayın yapan birkaç farklı gazete ve televizyon kuruluşu mevcuttur. İnternet veya uydu kanalıyla ulaşılabilecek görsel ve işitsel kaynakların ise sınırsız olduğunu söyleyebiliriz.

İngilizce’nin yabancı dil olarak öğretildiği yerlerde dile maruz kalma oranı düşüktür. Bu tespit 10-15 sene önce dil “öğrenemeyen” insanların mazeretleriydi. Peki ya şimdi? Günümüz teknolojileriyle İngilizce ile haşır neşir olmak mümkün. Yeter ki ihtiyaç ve istek olsun. Peki gelin, “İngilizce nasıl öğrenilir?” sorusunun cevabını arayalım.

Yapabileceğinize inanın. “Dil öğrenmek çok zor, ben öğrenemem, çok pahalı, zaman yok, yurtdışına gidemiyorum” gibi içinizden ve çevrenizden yükselen ve sizi yoldan alıkoyacak mazeretleri bir kenara bırakın. Öğrenilmiş çaresizlik hayatın her yönünü insanın kendisine zindan eder. “Denedim öğrenemiyorum” gibi sözlerden vazgeçin, kendinizi kandırmayın. Tekrar deneme cesaretini bulun kendinizde ve çabalamayı başlayın. Hayat, çabalarımızın karşılığından ibarettir. Çabalamadan İngilizce öğrenmek mümkün değil. Öğrenilmiş çaresizlik zincirini kırın ve yapabileceğinize inanın önce.

Sorumluluğu alın. İngilizce öğrenmek için en önemli şey bu. Nedir sorumluluk? O küçük adımı atıp çalışmaya başladıktan sonra, asla bırakmadan sonuna kadar devam etmek. Dil öğrenme konusunda bu kadar bilgi ve fırsat varken bunun gerektirdiği sorumlulukla yüzleşmeyi göze alanlar İngilizce öğrenebilir. En kolay İngilizce nasıl öğrenilir diye soruyorsanız cevaplayayım; “Çalışarak! Hem de sürekli, öğreninceye kadar!” Kolay İngilizce öğrenme tekniği diye bir şey yok, her şeyden önce bu teknik bir şey değil zaten. Pratik İngilizce öğrenme metodu arayan varsa söyleyeyim çalışmak, sürekli çalışmak. İngilizce öğrenmenin püf noktasını söyleyeyim o da düzenli çalışmak. Düzenli çalışırsanız daha pratik ilerleyebiliyorsunuz, ilerlediğinizi görünce de motive olup zevk almaya başlıyorsunuz ve dil öğrenmek daha da kolaylaşıyor. Her gün düzenli gösterebileceğiniz bir çaba ile bu mümkün. Ama bunu sürekli yapmak, amaçtan uzaklaşmadan rehavete kapılmadan, sürekli çalışmak gerek. Süreklilik olduğunda İngilizce, kelimeler cümleler akılda kalıcı olur. Hangi olağanüstü teknik olursa olsun, bilmemiz gereken önemli şey gereken emeği sabırla gösterecek misiniz? Sorumluluğu alın ve bu yolda sonuna kadar yürüyeceğinize kadar kendinize söz verin.

Tutkulu ve disiplinli olun. Dünyadaki tüm başarıların arkasında hep disiplin, çaba ve çalışma var. Etrafımızdaki insanlara bakıp da İngilizceyi nasıl öğrendiklerine baktığımızda gördüğümüz hep düzenli ve disiplinli çalışmaları. Disiplin yoksa başarı yok, dil öğrenme yok. İşin en zor kısmı bu. Tutkuyu zevke dönüştürün. Bir dili konuşuyor ve anlıyor olacağınızı hayal ederek hevesinizi diri tutun. Stres olmanız normal, hatta sizi motive de eder. Zevk alırsanız zaman akıverir.1 ay çalışır 1 ay ara verirseniz o önceden öğrendikleriniz büyük ölçüde uçar gider. “Bir yandan Instagram’da gezmek, arkadaşlarla kafede oturmak, orda konser, burada sinema varken, Twitter’de dolaşmak varken kim 2 saat çalışır” diyorsan zaten öğrenemezsin! Yapmanız gereken yılmadan çalışmak. Yetenek yok, çalışmak var. “Ben dil öğrenemiyorum, kafam basmıyor” demeyin. Limitlerinizi zorlamanız gerekiyor. Çalışın, öğrenmemeniz mümkün değil.

Peki dil öğrenmeye nasıl başlamalı?

1.Sevdiğiniz günlük aktiviteleri İngilizceyi dahil ederek yapın :

  • Yazmak ve konuşmak aktif/üretken dil becerileri kategorisinin içindedir. Dili aktif şekilde kullanmayı ve ilginizi çeken konularda kendinizi İngilizce ifade etmeyi deneyin.

Nasıl pratik yapabilirim?

  • Seyahat etmekten hoşlanıyorsanız İngilizce seyahat günlüğü tutmayı deneyin, bir sonraki gezinizde görmek istediğiniz yerleri İngilizce olarak araştırın.
  • En sevdiğiniz yemeğin İngilizce tarifini yazın/anlatın.
  • Sizi etkileyen bir kitabı /filmi arkadaşınıza tavsiye ederken ne anlatacağınızı düşünün, en az iki yeni kelime kullanmaya çalışın.
  1. Cümleleri sesli tekrar edin :
  • Sevdiğiniz bir şarkıdan, okuduğunuz bir blogdan ,izlediğiniz film/diziden dikkatinizi çeken cümle ve replikleri not alın ve sesli olarak tekrar edin. Bu egzersiz, sık kullanılan ifadeleri tanımanıza ve telaffuzunuzu geliştirmenize yardımcı olacak!

3.Kelimeleri tek başına değil, kolokasyon (collocation) olarak çalışın :

  • Kolokasyonlar, İngilizce’de birlikte kullanılan, yerleşmiş kelime gruplarıdır. Fast food, heavy traffic, close friend gibi ifadeler buna örnektir. Geniş bir “collocation” bilgisi, İngilizce düşünmenize ve kendinizi daha akıcı ve net ifade etmenize katkı sağlar.

Nasıl pratik yapabilirim ?

  • İngilizce kitap/içerik okuyup , Oxford Collocation Dictionary gibi bir sözlük edinebilirsiniz. Örneğin “keep” kelimesini çalışırken “keep a promise”, “keep quiet” gibi sık kullanılan kombinasyonları cümle içinde kullanarak çalışın. Kendi cümlelerinizi yazmanız çok etkili bir çalışma yöntemidir.

4.İlgi alanlarınıza giren konularda okuma yapın :

  • İlgi duyduğunuz konularda okuma yapmak için İngilizce seviyenizin yetersiz olduğunu düşünmeyin. Her türden kitabın farklı İngilizce seviyelere uyarlanmış versiyonunu bulabilir, newsinlevels sitesinden her seviyeye göre yazılmış güncel dünya haberlerini inceleyebilirsiniz.
  1. Dizi/film/belgesel izleyin :
  • Sıkı takipçisi olduğunuz yabancı dizi ve filmlerden faydalanın! Dil bilgisi odaklı eğitimin etkili sonuç vermemesinin önemli bir sebebi, işlenen konunun gerçek hayatta nasıl karşılık bulduğunu, ne bağlamda kullanıldığını tam anlamıyla kavrayamamaktır. Buna karşın, yabancı dizi/film, yaşayan dili tecrübe etme imkanı sağlar.

Nasıl pratik yapabilirim?

  • Sit-com izleyin! Sit-comlar, günlük hayatta karşımıza çıkabilecek olay ve karakterleri işlediği için, diyaloglar ve günlük İngilizce’de rahatlıkla kullanabileceğimiz kelimeler ve deyimler içerir. Örneğin Friends dizisi, hem eğlenceli diyaloglar hem de kültürel referanslar açısından eşsiz bir çalışma materyalidir.
  1. Gösterdiğiniz ilerlemeyi kutlayın! :
  • Dil öğrenmek/geliştirmek emek ve zaman isteyen ve sürekliliği olan bir süreçtir. Bu nedenle “mükemmel”e ulaşmayı değil, düzenli olarak ilerleme kaydetmeyi hedefleyin. Motivasyonunuzu arttırmak için kendinize aylık spesifik hedefler koyun (örneğin, “bu ay, restaurantta yemek siparişi vermeyi öğreneceğim.”) Başarılarınızı kutlamayı unutmayın!

 

 Öneriler

“Nasıl İngilizce çalışmalıyız?” diye soranlara bazı öneriler :

  1. İngilizce öğrenme sürecini keyifli hale getirmek gerekli.
  2. 2. İngilizce bilmek gramer bilmek demek değildir. Dile odaklanırsanız gramer de kendiliğinden gelecektir. Bolca okuma ve dinleme yapın.
  3. Keyif aldığınız şarkıları Türkçe’ye çevirmeyi deneyin. Sonra bu çevirileri internette bulduğunuz halleriyle karşılaştırın. Bunu eğlenceli bir oyuna dönüştürebilirsiniz.
  4. Önce Türkçe altyazılı sonra İngilizce altyazılı olarak dizi ve film izleyin. Filmlerin ve dizilerin senaryolarını bulup onları okumaya ve anlamaya çalışın. İzlediğiniz film/diziden en az beş tane yeni kelime veya söz kalıbı belirleyip bunları not edin.
  5. Çok sevdiğiniz bir filmin sahnesini en az üç veya dört kez izleyin. Beğendiğiniz ifadeleri not edip onları ses kaydedicisiyle tekrar tekrar söyleyin. Doğru telaffuz edip etmediğinizi öğrenmek için web sayfalarından yararlanabilirsiniz.
  6. Sosyal medyada ilgi duyduğunuz konulara yönelik İngilizce hesapları takip edin. Bunu yapmanız o konuyla ilgili kelimeleri öğrenmenize yardımcı olacaktır.
  7. Çevrimiçi sözlükler iyi bir arkadaşınız olsun. Sürekli kullanmaya özen gösterin.
  8. Gittiğiniz her yerde sürekli olarak içinizden pratik yapın. “Bunu nasıl ifade edebilirim?”, “Bu, İngilizce nasıl söylenir?” diye sürekli kendinize sorular sorun.
  9. Yabancı dil öğreniminde tekrarın önemi tartışılmaz. Dil öğrenirken uzun zamanlar ayırmak yerine kısa sürelerde tekrar yaparak öğrenmek daha etkili bir yöntemdir.
  10. Yabancı dil öğrenmek için yurt dışında yaşamak şart değil. Ayrıca yurt dışına gittiğinizde yabancı dili ne kadar bildiğiniz de son derece önemli.

Sonuç ve Değerlendirme

Ülkemizde İngilizce eğitiminin niteliği hep tartışılagelen bir konu olmuştur. Aslında, uygulanan sistemleri değerlendirdiğimizde uzun yıllar istikrarlı bir şekilde yürürlükte kalan ve başarılı olan bir dil eğitimi sisteminden de bahsedemeyiz. İngilizce’nin yabancı dil olarak öğrenildiği ve kullanıldığı bir ülke olan Türkiye’de doğal ortamında geliştirilme olanağı kısıtlı olan İngilizce becerileri sık sık değişen sistemler nedeniyle arzu edilen seviyeye getirilememiştir. Ancak son yıllarda İngilizce eğitimi adına isabetli bazı adımların atıldığını söyleyebiliriz.

Mevcut duruma iyi tarafından baktığımızda ise iyi hazırlanmış güncel öğretim programlarının yürürlükte olması, eğitim sistemi açısından İngilizce eğitiminin 2. sınıftan itibaren başlatılması, dil öğrenme sürecini destekleyen teknolojik gelişmeler, sınırsız sayıda kaynağa erişim olanağı, artık her yerde bulunan İngilizce unsurları dil öğrenme sürecine katma olanağı ve Erasmus+ gibi uluslararası projeler kapsamında yurtdışındaki okullara gitme olanaklarının artması gibi Türkiye’de İngilizce öğrenme sürecini kolaylaştıracak etkenlerden de bahsedebiliriz.

Son söz

Hayat bir seçimdir. Dili öğrenip öğrenmeme de sizin seçiminiz. Gelecekte pişmanlık duymamak için bugün karar verin ve dil öğrenmeye başlayın. Yukarıdakilerin bir kısmını veya imkânınız varsa hepsini birlikte yapın, hayatınızın tüm odağını dil öğrenmek üzerine kurun. Görün bakın 1 yıl sonra İngilizceyi nasıl konuşuyorsunuz!

 

“Yabancı dil öğrenmeye bir bakıma zorunluyuz. Çünkü bilim ve teknoloji de batı ülkeleri ile oldukları için onların yapıtlarını anlayabilmemiz, gerekli ilişkileri kurabilmemiz için batı dillerini öğrenmemiz gerekmektedir.”

Mustafa Kemal Atatürk  


 

KAYNAKÇA

Demirpolat, B. C. (2015). Türkiye’nin Yabancı Dil Öğretimiyle İmtihanı: Sorunlar ve Çözüm Önerileri.SETA.

http://file.setav.org/Files/Pdf/20150707131308_131_yabancidil_web.

Doğançay-Aktuna, S. (1998) The Spread Of English in Turkey And Its Current Sociolinguistic Profile.

Journal of Multilingual and Multicultural Development, 19(1), 24–39. Ergin, O. (1977). Türkiye Maarif Tarihi. İstanbul: Eser Matbaası.

Haznedar, B. (2004). Türkiye’de yabancı dil öğretimi: ilköğretim yabancı dil programı. Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Dergisi, 21(2).

Işık, A. (2008). Yabancı Dil Eğitimimizdeki Yanlışlar Nereden Kaynaklanıyor? Journal of Language and Linguistic Studies, 4(2), 15-26.

Kırkgöz, Y. ( 2005). English language teaching in Turkey: Challenges for the 21st century. In G. Braine (Ed.), Teaching English to the world: History, curriculum, and practice (pp. 159- 175). London: Lawrence Erlbaum Associates.

https://www.instagram.com/cembalcikanli/

İngilizce öğrenmeye başlamak için 5 pratik adım

İngilizce Öğren , Konuşarak İngilizce Öğren ve Online İngilizce Öğrenme *2021

İngilizce Nasıl Öğrenilir

Neden İngilizce Öğrenmeliyiz?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

] }

AKADEMİK KAYNAK
 

 TR